PHOBIEN UND ÄNGSTE
“Die meisten Menschen wissen nicht, wie stark sie sind,, bis sie es versucht haben.”
– Confucius (Konfücyüs) –
“Çogu insan gücünün farkında degil, denemeden bilmez.”
PHOBIEN UND ÄNGSTE
(Fobiler & Korkular)
- Deutsch
- Türkçe
Was ist eine soziale Phobie? Menschen mit einer Sozialen Phobie fürchten, von anderen Menschen als merkwürdig, peinlich oder gar lächerlich empfunden zu werden. Ihr Verhalten (z.B. wie sie gehen, essen oder reden) oder sichtbare Zeichen ihrer Angst (z.B. Erröten, Schwitzen oder Zittern) sind ihnen peinlich.
Einfach ohne jegliche Psychotherapie abzuwarten, ist keine sinnvolle Alternative, um soziale Ängste in den Griff zu bekommen“
Hypnose, pikVT (praktisch integrative kognitive Verhaltenstherapie) und Gesprächstherapie helfen Auslöser zu erkennen und zu vermeiden. ...
Das Wort Phobie leitet sich vom griechischen "phobos" ab, dass Angst beziehungsweise Furcht heißt. Mediziner betrachten die Phobie als einen Typ der sogenannten Angststörungen, zu denen außerdem Panikstörungen sowie die generalisierte Angststörung zählen.
Die häufigste Phobie ist die Agoraphobie. Sie wird auch als "Platzangst" oder "Raumangst" bezeichnet, da die Betroffenen große, öffentliche Plätze mit vielen Menschen und mangelnden Fluchtmöglichkeiten fürchten. Das Gegenteil davon ist die Klaustrophobie, die Angst vor geschlossenen Räumen.
- Agoraphobie.
- Akrophobie.
- Autophobie.
- Dysmorphobie.
- Nomophobie.
- Xenophobie.
- Klaustrophobie.
- Aviophobie.
- Arachnophobie.
- Dentophobie.
- Emetophobie
- Hypochondrie
Entspannungstechniken wie Yoga, Progressive Muskelrelaxation oder Autogenes Training können eine Therapie unterstützen. Als alleinige Maßnahme zur Selbstbehandlung sind sie allerdings nicht geeignet. Manchen Menschen hilft auch der Austausch mit anderen Betroffenen, zum Beispiel in Selbsthilfegruppen.
Hypnose, pikVT (praktisch integrative kognitive Verhaltenstherapie) und Gesprächstherapie können helfen Auslöser zu erkennen und zu vermeiden. ...
Sosyal fobi nedir? Sosyal fobisi olan kişiler başkaları tarafından tuhaf, utanç verici ve hatta gülünç görülmekten korkarlar. Davranışlarından (örneğin nasıl yürüdükleri, yemek yedikleri veya nasıl konuştukları) veya kaygılarının gözle görülür belirtilerinden (örneğin kızarma, terleme veya titreme) utanırlar.
Herhangi bir psikoterapi olmadan beklemek, sosyal kaygıyı kontrol altına almanın mantıklı bir alternatifi değil."
Hipnoz, pikVT (pratik bütünleştirici bilişsel davranışçı terapi) ve konuşma terapisi, tetikleyicileri tanımaya ve bunlardan kaçınmaya yardımcı olur. ...
Fobi kelimesi Yunanca korku ya da korku anlamına gelen “phobos” kelimesinden gelmektedir. Doktorlar fobinin, panik bozukluğu ve yaygın anksiyete bozukluğunu da içeren bir tür anksiyete bozukluğu olduğunu düşünüyor.
En yaygın fobi agorafobidir. Etkilenen kişiler büyük, halka açık çok sayıda insanın bulunduğu yerlerden ve kaçış seçeneklerinin eksikliğinden korktukları için "klostrofobi" veya "uzay kaygısı" olarak da bilinir. Bunun tersi ise klostrofobi yani kapalı alan korkusudur.
Agorafobi.
Akrofobi.
Otofobi.
Dismorfofobi.
Nomofobi.
Yabancı düşmanlığı.
Klostrofobi.
Aviyofobi.
Araknofobi.
Dentofobi.
Emetofobi
hipokondri
Yoga, ilerleyici kas gevşemesi veya otojenik egzersiz gibi gevşeme teknikleri terapiyi destekleyebilir. Ancak bunlar tek başına kendi kendine tedavi önlemi olarak uygun değildir. Bazı insanlar, örneğin kendi kendine yardım gruplarında diğer hastalarla fikir alışverişinde bulunmanın da faydalı olduğunu düşünüyor.
Fobi ve korkular, insanların karşılaştıkları çeşitli nesneler, durumlar veya koşullar karşısında deneyimledikleri yoğun duygusal tepkileri ifade ederler. Ancak bu iki terim arasında önemli farklar bulunmaktadır:
1. Korku: Korku, normal bir insan tepkisidir ve birçok insanın karşılaştığı duygusal bir tepkidir. Korku, anlık bir tehlikenin veya tehdidin farkına varma durumunda ortaya çıkar. Korku aniden gelir, belirli bir nesne veya olaya yöneliktir ve kişi bu tehlikenin üstesinden gelmek veya kaçmak için bir tepki verir.
2. Fobi: Fobi, korkuların daha belirgin, sürekli ve aşırı olduğu bir anksiyete bozukluğudur. Fobiler, genellikle belirli nesneler, durumlar veya koşullara yoğun ve mantıksız bir korku tepkisi vermekle karakterize edilir. Bu korkular, kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyebilir ve kaçınma davranışlarına yol açabilir.
Fobiler, araknofobi (örümcek korkusu), aviophobia (uçak korkusu), agorafobi (açık alanlardan veya kalabalık yerlerden korku) gibi belirli nesnelere veya durumlara odaklanabilir. Tedavi gerektiren bir anksiyete bozukluğu olarak kabul edilirler.
Tedavi seçenekleri arasında bilişsel davranış terapisi (BDT), ilaç tedavisi ve maruz bırakma terapisi bulunur. Fobi, tedavi edilebilir bir durumdur ve kişinin yaşam kalitesini artırmak için yardım araması önemlidir. Korkular, genellikle kişinin karşılaştığı gerçek tehditlere bir tepki olarak kabul edilir ve genellikle kişinin hayatta kalma mekanizmasıdır.
Korku, bazı durumlar, nesneler veya olaylar karşısında normal bir insan tepkisidir. Ancak bazı insanlar için korkular çok yoğun veya kontrol edilemeyen bir hal alabilir ve yaşam kalitelerini olumsuz etkileyebilir. Bu noktada terapi, korkuları yönetmeye, anlamaya ve tedavi etmeye yardımcı olabilir. İşte korku ve terapi arasındaki ilişki hakkında bazı bilgiler:
1. Korku ve Terapi Türleri: Korkuların tedavisi için farklı terapi türleri kullanılabilir. Bilişsel davranış terapisi (BDT), maruz bırakma terapisi, nöro-linguistik programlama (NLP) gibi terapiler, korkuların üzerine gitmek ve kişinin düşünce ve davranışlarını değiştirmesine yardımcı olabilir.
2. Fobi Tedavisi: Özellikle belirli nesnelere veya durumlara yönelik aşırı ve mantıksız korkular, fobi olarak kabul edilir. Fobi tedavisi için sıklıkla bilişsel davranış terapisi (BDT) veya maruz bırakma terapisi kullanılır. Bu terapiler, kişinin korkulan nesneye veya duruma maruz kalmasını içerir, böylece korku tepkisinin azaltılmasına yardımcı olur.
3. Korku ve Stres Yönetimi: Terapi, kişinin korkularıyla başa çıkmayı öğrenmesine ve stres yönetim becerilerini geliştirmesine yardımcı olabilir. Korkular, sıklıkla anksiyete ile birlikte gelir, bu nedenle terapi anksiyete düzeylerini azaltmaya da odaklanabilir.
4. Kişiselleştirilmiş Tedavi: Her bireyin korkuları farklıdır ve bu nedenle terapi kişiselleştirilmelidir. Terapist, kişinin özel korkularını ve ihtiyaçlarını anlayarak, uygun bir tedavi planı oluşturur.
Korku ve terapi, korkuların üstesinden gelmek ve kişinin yaşamını daha sağlıklı bir şekilde sürdürebilmesine yardımcı olmak için etkili bir yol olabilir. Bu nedenle, korkularınızın yaşamınızı nasıl etkilediğini anlamak ve bir uzmanın rehberliği altında tedavi seçeneklerini düşünmek önemlidir.
Korku ve hipnoz arasında bir ilişki bulunabilir, ancak hipnozun korkuların tedavisinde kullanılması özen gerektirir. İşte bu konuda daha fazla bilgi:
1. Korkuların Hipnoz ile Tedavisi: Hipnoz, bazı kişilerin kök nedenleri ve kökenleri daha iyi anlayabilmeleri ve korkularıyla başa çıkabilmeleri için bir araç olarak kullanılabilir. Hipnoz sırasında, kişi daha derin bir zihinsel duruma girebilir ve korkularının kökenine inebilir. Bu, korkunun nedenlerini ve kişinin korkuya nasıl tepki verdiğini anlamasına yardımcı olabilir.
2. Hipnoterapi: Hipnoterapi, bir hipnoterapist tarafından yönlendirilen bir terapi türüdür. Hipnoterapist, kişinin korkularını ele almak için hipnoz oturumları düzenler. Bu oturumlar sırasında kişinin korkularıyla çalışılır, olumsuz düşünce kalıpları değiştirilebilir ve korkuları hafifletmek veya ele almak için çeşitli teknikler kullanılabilir.
3. Bilinçaltına Erişim: Hipnoz, kişinin bilinçaltına daha kolay erişim sağlayabilir. Korkuların çoğu bilinçaltında derinlemesine kök salar, bu nedenle hipnoz, korkuların kaynaklarını ve kökenlerini incelemek için kullanışlı olabilir.
Ancak hipnozun korkuların tedavisi için etkili bir yol olduğu konusunda kesin bir bilimsel görüş birliği yoktur. Herkes aynı şekilde yanıt vermez ve hipnozla ilgili bazı kişisel farklılıklar bulunabilir. Korkuların tedavisi için hipnoz kullanmayı düşünüyorsanız, lisanslı ve deneyimli bir hipnoterapistten yardım almalısınız. Unutmayın ki korkuların tedavisi, kişiye özgüdür ve kişiselleştirilmiş bir yaklaşım gerektirebilir.
Hipnoz, pikVT (pratik bütünleştirici bilişsel davranışçı terapi) ve konuşma terapisi, tetikleyicileri tanımaya ve bunlardan kaçınmaya yardımcı olabilir. ...
Kosten
3 Probatorische Sitzungen, Kurzzeittherapie bezieht sich auf 20h
(1 Sitzung entspricht 1,5 h)
1 Sitzung (1h) nach Carl Rogers
weitere Sitzungen (Folgesitzungen) in der Praxis 250€
weitere Sitzungen (Folgesitzungen) online 200€
Nilüfer Uzel
Sollten Sie noch Fragen haben oder möchten Sie einen Termin vereinbaren? Dann kontaktieren Sie mich sehr gerne. Ich bevorzuge eine telefonische Terminvereinbarung. Sie können mich unter 004915223781079 erreichen. Rufen Sie mich direkt an oder schreiben Sie mir ein WhattsApp-Nachricht. Darüber hinaus können Sie mich per E-Mail über info@hypnoserheinfelden.de kontaktieren oder nutzen Sie unser Kontaktformular (mit Hyperlink) – ich freue mich auf Ihren Anruf!
Bitte beachten Sie, dass ich während Behandlungen keine Anrufe entgegennehme aber Sie schnellstmöglich zurückrufen werde.